Kâreler

Pârelensin varsın âlem kâreler ben bağlamam
Sevgilinden ayrı düşmüş çağlar ağlar, ağlamam

Kimsesizler kimsesiysen kim ne söyler dinlemem
Dağlar inler hasretinden, sendeyim ben: inlemem

Olmaz olsun itibarım sen de zîrâ bendesin
Çekme yalnızlık ki ey yâr en emin bendendesin.

Okumaya devam et

Rüzgâr Dönünce

___Sılada evimi obamı koydum
___İki gözüm anam babamı koydum
___Bana kıyan zalim ben kime kıydım
___Gitmesem ne çare gitsem ne çare

Ağlama
Biliyorum, hakkım değil bunu senden istemek
Mahzun bakan bebek,
Kanatsız kelebek gibisin
Elinde değil sükût

Üstelik, dayanamaz bu acıya bağlama,
Ney boğumlarına sığmaz bu sancı
Bize, kendi göğsümüzden bir ritim gerek
Varlık öcüsüne üflenen bir nefes kadar yakıcı,
Derinleştikçe kâbus,
___ritmi artan,
______giderek…
Hazır mısın davulcu

Okumaya devam et

Eyâ Gûyâ – Nev’î (Sadeleştirilmiş)

……………………………….Dr. Nazmi Zengin’e
Aslıdır (Nev’î) :

Bizim erbâb-ı aşka sıdk ile ikrârımız vardır
Riyâ ehlinden i’râz eyleriz inkârımız vardır
Biz özge hâceyiz herkes ile bâzârımız vardır
Tükenmez fikrimiz efkâr olunmaz kârımız vardır
Belâ dildendir ol dildâr elinden dâdımız yoktur
Gönüldendir şikâyet kimseden feryâdımız yoktur
———

Vezre sadık kalarak sâdeleştirilmişidir (Selçuk Bekâr) :

Okumaya devam et

Argo

Behey saf dostum
İnsan denen mahlûk etli kemikli
Ve yüz yüze bile anlaşılmaz da
Nasıl anlaşılsın sefil sanalda

İşine bak sen -varsa elbette-
Hiçbir acayiplikten düşme hayrete
Açıkçası: Sallama

Bilir misin yeryüzünde en çok ne var
Dallama!

Selçuk Bekar

xDenemeler -03- Vuslat

Bir yıldız türküsünü serin yerlere, sessiz nefes­siz söylüyorum nicedir.
Nicedir bir koca deryâyı şu dar geçitten kuru derinliklere akıt­mak istiyorum.
Bir an geli­yor, bitiyor bahis…
Sâ­hilde kum tânesi olmanın kahrını tadı­yorum.

Meçhûl bir diyarın isimsiz çocuğundan ince fer­yatlar dinliyorum rüzgâr seslerinde. Yapraklar, duyduk­ları bu acı hikâyeye mâtem şarkıları tutturuyorlar karar­sız, titrek dudakla­rıyla. Sahneyi daha da esrarengiz kıl­mak için mi ne, ince bir toz bulutu, bir sis perdesi gibi sa­rı­yor etrafımı. Güneşi arıyor gözlerim, kim bilir kaç asır­lık uykudan uyandırılmış üç beş yıldıza tesâdüf ediyo­rum. Tek tük yıldızları yıldız orduları tâkip ediyor, ağırdan yükselen tiz feryatlar arasında, varlığına ihânet eden vefâsız gencin masalını en hazîn bir mâkamda dinliyorum gözle­rimle…

Okumaya devam et

Duramam

Gayrı bu elde duramam
Köyünü diliyor şuram
Şu cihetten esen rüzgâr
Gül kokuyor buram buram

Bu tuttuğum hasret yası
Soluduğum yâr nefesi
Aman nefsî, aman nefsî
Değmeyin sızlıyor yaram

Yâr eyvâh ey, vah eyvâh yâr
Seyyâh oldum diyâr diyâr
Sana attım ben avlandım
Kanıyor bak şuram şuram

Okumaya devam et