Unutma Sevgili

Unutma sevgili hep seni sevdim
Sen bana ne diye çektiriyorsun
Ben seni söyledim ben seni övdüm
Sen bana gözyaşı döktürüyorsun

Her neyim olmuşsa aşkından hâsıl
Şu gönül bilmemiş başka bir fasıl
Bunca hâtırâya kıyıyor nasıl
Âşığını nâra yaktırıyorsun

Kaç yarına vedâ güne gelmeden
Ettik, kaç korkuluk dirilttik, beden
Birbirimize biz verdikse neden
Sen beni diz üstü çöktürüyorsun

Okumaya devam et

Dilemem

Bu nedir işve-i hüznüyle gelir üstüme hem
Bu nedir hem de güler kalbe hicâb düştüğü dem

Ger derim çehre-yi mahfûza melâmet verilir
Ve fakat çeşme giriftâr değil aslâ diyemem

Nev-i sevdâmızın esrârını inkâr bu değil
“Bende bir ben -diyeler- var” işte ancak bu demem

Okumaya devam et

Çıkışsız

Bize derler işin işret
Ya bu sol’dur ya da fâ’dır
Her anahtar her işâret
Biz var olsak bile lâ’dır

Çeker olsak halay: hey hey
Ötelerden duyarız ney
Özümüzden daha bir şey
Nasıl olsun, niye sâdır

Çekmez diye yükü bir Tur
Çekeriz aşk ile zinnûr
Gözümüzden dökülür nûr
Bize gam zevk u sefâdır

Okumaya devam et

Kör Olsun

Diler dört mevsim bahâr
Diler olsun her yer kar
Yoktaki yok varda var
Gönlün gözü kör olsun

Vakitler değil tamam
Kor olacak olsun tam
Ben böyle yaşayamam
Gönlün gözü kör olsun

Zuhâl’den mi inmişsin
Hangi göze sinmişsin
Sen bana mı dinmişsin
Gönlün gözü kör olsun

Okumaya devam et

Bekleyiş

Büksem şu boynumu kapına dursam
Gönlünde bana da desem yer var mı
Öyle ben bir ömür düşünsem dursam
Ağlayan gök dertli benim kadar mı

İşitmemiş olsam köyünü keşke
Varda var, yokta yok nedir ilişki
Benim kadar seni kim özlemiş ki
Bulutlar mı rüzgâr yağmur mu kar mı

Okumaya devam et

Bölünüyorum

Bulutlar ardında yıldız gibiyim
Ağlıyor musun sen bilemiyorum
Çehresine hasret gözler gibiyim
Şefkatli bir bakış dileniyorum

Her sabah her akşam her gece gündüz
Önümden geçiyor, yetim ve öksüz
Gibi boynu bükük, vermeyince yüz
Seni hep sevmeye bileniyorum

Olsa bir tebessüm yönüme kayan
Geziyor dağları taşları yayan
Daha yeni doğmuş bir kıkırdayan
Bebek oluyor da beleniyorum

Okumaya devam et

Posta

Her sabah pencereme konan kuş elçi bana
Gözlerinde okunan sensizlik -anlasana-

Yaşamak benden için iftirâkının yası
Selâmınla ulaşan ayrılığın postası

Dilersen benden yana bakma, gözlerini yum
Umursama ki seni sevmenin yorgunuyum

Yine de bil: her sözüm sana son yakarıştı
Ben toprağa yakıştım o da bana yakıştı

Selçuk Bekar

Yâ Hayy

Yâ Rab şu yerin sathını fethetse mezâlim
Mazlûmu bulur sendenim elbet yine derdim

Nâkıs olanım hem ve dahî zât-ı kusûrum
Zâtınla kuşat sensin asıl bense küsûrum

“Bir gün ya da ondan daha az Yer’de kalırlar”
Sen söyledin öyleyse fedâ cümle kahırlar

Okumaya devam et