Sen Oldu İstanbul

Aksin suda topukların
Tınlıyor, sen yürüyorsun
Sarmaş dolaş dünle yarın
Başımı döndürüyorsun

Dalgalarla derin sular
Sana sırlar söylüyorlar
Çerçevende gurûb ahmer
Gülüyor, söndürüyorsun

Ölmek için izlerine
Düşen kuşlar var gezinde
Yaşlı taşlar üzerinde
Gönlümü sen sürüyorsun

Rükû etmiş yalılarla
Suyu öpen gölge var yâ
Rûhumu gönderip aya
Beni süründürüyorsun

Her adımın artan yüküm
Her nazarın yeni hüküm
Büküldükçe büklüm büklüm
Ömrümü sen bürüyorsun

Sen bana neş’e yerine
Elem yalnız -hem- veriyor
Bana kendi gözlerine
Bakıyor dindiriyorsun

Râm oluyor hulyâlara
Geliyorum ardın sıra
Aşk öleli rüyâlara
Sâdece sen giriyorsun

Selçuk Bekar

Sosyal AğTweet about this on TwitterShare on FacebookShare on Google+Share on LinkedIn

Bir Cevap Yazın