Ne zaman görsem ki gökler peçeli
İçimde gezinir mahzûn bir deli
Dağlar başı duman kazan dibi is
Gönlümün köyünden gittin gideli
Sen çocukluğumun kırdın belini
Sen kavim kardaştan çektin elini
Söze ettin meze seher yelini
Bêlî yüreciğim sevdiğim bêlî
Yüzümü sızlatan ince iğneler
Çise midir dersin daha da neler
Bak, dikkoz oynuyor daha bebeler
Hayâlleri lâkin bilmem nereli
Kalpağı sarıklı Şâmil Atamı
Kaç kuruşa sattın üç beş bota mı
Kardeşime soysuz desem hatâ mı
Mahşerde yakanda dâvâmın eli
Olamaz bu yağan yağmur olamaz
Dağ bile eğilip kılarken namaz
Bozkurdumun hüsn-ü kuruntusu yaz
Bêlî ey dâvâlı kavalım bêlî
08.03.2014
Yağışlı bir İstanbul sabâhı
Selçuk Bekar