Rüzgâr, hiddetini yüzüme vurur
Üvey evlât olur gönlüm bahâra
Gözümün ardında sular kudurur
Kükreyen dalgalar yürür dağlara
Sâhipsiz çığlıklar yer bulutları
Çizer mâvileri hüzün hatları
Gökyüzü çökerken dalından düşer
İçimde çırpınır kuş kanatları
Yıkılır kalbime dağ gibi hırgür
Fırdolanır durur göğsümü gür gür
Gırtlağımdan alır soluklarımı
Bir değirmen taşı beni öğütür
Damları tırtıklar su damlaları
Perdeleri yoklar göklerin farı
Yırtılır bir şeyin demirden karnı
Sessizlik fısıldar:
Oradalar mı?
Selçuk Bekar